29.7.09

iç sıkıntısı.



içim sıkılıyo ya öyle böyle değil.hayatımda hiçbir şey tam yolunda gitmiyo resmen.
2 dersim var mesela 1inden kalıcam gibi gerizekalı mıyım ben ya?!
arkadaşlıklarım da bi garip.mesela cuma sınavım olduğunu dün öğrendim.-evet bu aralar az biraz takıntılıyım derslere.-hiç söylemeyeydiniz ya valla bak gerek yoktu zahmet ettiniz.
onun dışında yalnız hissediyorum kendimi.tamam gülmeye eğlenceye varlar ama şöyle uzun uzun her şeyden bahsedebilceğim aha işte tam kafa dengi diyebilceğim kimse yok.ha bi ikisini yakın bana ama onlar bile tam değiller.-belkide elimdekilerle yetinmeyi bilmiyorum.

geçen arkadaşlardan birinin facebookunu karıştırıyodum mesajlarına girdim.pek gizlimiz saklımız yoktur.-tamam biliyorum ayıp napıyim ama benim gibi meraklı bi insan asla dayanamaz yani.baktım doğum günüm için organizasyon yapıyolar benden gizli.çat önce bi heyecan sardı her yerimi mutlu oldum baya bi.şu ana kadar hiç süpriz doğum günüm olmadı benim hep ben ayarladım 3456çeşit arkadaşımı ben bi araya getirdim sonuçta pekte hoş olmayan ama benim kısmen de olsa mutlu olduğum doğum günlerim oldu.şimdi işte bunlar süpriz falan düşününce heycanlandım.ama duruldum sonra.bu kesin kursağımda kalır diye geçirdim içimden.ve direk gene bi mutsuzluk moduna bağladım gereksiz yere.
böyleyim işte elimdekilerle yetinmeyi bilmiyorum hiç.
sonra kaç gündür yatmadan önce dua ediyorum.-evet.allahım bana bi işaret gönder bugün sevgilin olucak bu çocuk de bi şekilde ben anlıyim diyorum ama yok yani.sıfır işaret.herkes gene bana kanka.
çok çocukça falan geliyo olabilir bu yakarışlarım ama içim çok acıyo.bi benim sevgilim yok artık cidden.en yakın arkadaşlarımdan biri daha buldu.şimdi onun artık benim yanımda olmamasının yalnızlığını çekiyorum.ama ona da bişey diyemiyorum kıskanç itler gibi görünmemek için.-çokta gururluyum.bok var.-ben de istemez miyim biri olsun ona sarılıyim falan.hele bu aralar daha bi arttı sevgili özlemim durduk yerde şimdi sevgilim olsa diye düşünüyorum.diyorum ya aday adayım bile yokken.
gene bi doğum günüm geliyo ve yalnızım.çok isterdim yanımda "and they lived happily ever after" erkeğim olsun.ve onun gözlerine bakınca dünya dursun.ama yok.gene yalnızım arkadaşlarımlayım ve onların sevgilileriyle..
şarkılar yine son sürat şu ruh halimdeyken ağzıma sıçıyo.koyduğum şarkıyı dinle.şiddetle tavsiyemdir.

25.7.09

"mevsimler geçerken, temmuz gelir giderken çok istedim yanımda sen yoktun!"




aşk istemeyince bulurmuş bizi.ne zaman ona arkamızı dönsek aman yok töbe ettim desek bulurmuş.kaç defa yok dedim istemiyorum, olmadı.
şimdi de istiyorum diyorum gene yok.ben artık beni hiçbir zaman bulamıycağımı inanmaya başladım.ne biliyim artık bi şekilde çevremdeki herkesin bi sevgilisi falan var.ben de takmıyo görünüyorum ama bildiğin fena halde takığım.yine bi doğum günüm geliyo ama yanımda o olmasını istediğim adam yok.hiçbir zaman olmadığı gibi.o adamın esamesi bile okunmuyo şu an.yani aday adayım bile yok.ilgilenen hiçkimse yok.ha varsa da ben görmüyorum körüm bana açık açık kendisini anlatsın arkadaş anlamıyorum ben.kötüyüm bu konularda kafam basmıyo.
bi ara aman yok dış görünümü bana göre değil diye eledim var olan insanları.bi ara bölümleri yüzünden.bi ara arkadaş çevresi yüzünden.yani sürekli mantığım ön plandaydı.şimdi atıcam mantığı diyorum.sadece içinde ki insanı görmeye çalışıcam şimdi.ama bu seferde adayım yok.
burayı okuyan ergen genç kız zanneder beni.yazdıklarıma bakınca.saçma sapan ama rahatlıyorum.kimseye anlatamadıklarımı kendime bile zor itiraf ettiklerimi buraya yazarak.
bugünlük çemkirmem bu kadar ama dinleyin şu şarkıyı bugün beni tripten tribe soktu.
"mevsimler geçerken, temmuz gelir giderken, çok istedim yanımda sen yoktun!"
-resmen beni anlatmış ben yazsam ancak bu kadar yazabilrmişim gibi geldi bana-



20.7.09

özledim vol.1






bugün düşündüm neden bu kadar çok bi erkeği istediğimi.ortada aday adayı bile yokken aşık olucak erkek arıyorum resmen.hani çevremdekilerin ilişkileri falan var tamam özeniyorum ama asıl mesele bu değil bence.ben bazı şeyleri özledim galiba.

sarılmayı özledim.sımsıkı sarılmayı.öyle ki sarıldığında onu kendi içinde hissetmeyi özledim.tüylerin ürperdiğinde sarıldığında ona çaktırmamaya çalışmayı özledim.o seni sardığında şu dünyada başına hiçbişey gelmiycekmiş gibi hissetmeyi özledim.o seni sardığında bütün her şeyin iyiye gideceğini düşünmeyi özledim.

öpüşmeyi özledim.bir olmayı.onu iyice hissetmeyi özledim.tutkuyu özledim.

gözlerinin içine bakmayı özledim.bakıpta kaybolmayı.gözlerimizden birbirimize ait olduğumuzun sadece birbirimizin olduğunun görülmesini özledim.birbirimize baktığımızda o ortamda konuşamasak bile gözlerimizle birbirimizi anlamayı özledim.

o nerde diye düşünmeyi özledim.kimle napıyo diye.paranoyakça düşünceler kurup beynimde günü kendime zehir etmeyi özledim.sonra ona güvenimin ağır basıp iyice saçmaladım ya diye düşünürken çat diye ondan napıyosun seni düşünüyorum hep diye mesaj gelmesini özledim.

kontürümüz olmasa da birilerinden telefon isteyip sadece onun için mesaj atmayı özledim.günaydın iyi geceler mesajını.o mesajlarla onun varlığını hep hissetmeyi özledim.

kavga ettiğimizde telefonu kapamayı internete girmemeyi özledim.sonra telefonu açıp beni ne zaman arıycak diye telefon başında beklemeyi özledim.

arkadaşlarımın bize gıptayla bakmasını özledim.birbirleri için yaratılmışlar misali.nazar değmesin diye boncuk takmak için boncuğu aramayı özledim.


daha neler neler özlemedim ki.kader, kısmet.

19.7.09

nolur!



bugün çok kötü oldum ya.hafta sonu bizimkilerle gezicez demiştim 1001 türlü olay geldi başımıza falan.ama çok eğlendik.

dönüşte de napalım napalım hadi manzarası olan bi yere gidelim.gittik oturuyoruz falan.herkesin sevgilisi var.ve tabii ki tahmin edilebileceği gibi bi benim yok.şu ana kadar hiç bu kadar kötü olmamıştım.

bizimkilerin hepsinin uzun süreli ilişkileri var.yani bu durum bayadır böyle.ama hiçbir zaman kendimi bu gece ki kadar yalnız hissetmedim.hepsi sevgilileriyle öpüşüp koklaşırken yanımda ben tektim ve etrafıma bakıyodum.

cidden ilk kez böyle oldum.ilk kez bu derece istedim biri yanımda olsun sarılsın.cidden sadece onun tenini, kokusunu ve sıcaklığını hissetmek istedim.anlamıyorum bu aralar neden böyle duygusalım.uzun süredir yalnız olduğum için mi , benim beğendiğim insanların hep sevgilisi olduğundan hiç bir zaman onlara karşı bi hamle yapamadığım için mi yoksa beni beğenenin dış görünümünü geçtim içinin de kötü olduğu için mi(?)yani aradığım "and they lived happily ever after " erkeğimi bulamadığım için kısaca.resmen şu an beynimde "aşkım" naraları dönüyo.

oof iyice kötü oldum.buraya yazmak rahatlatır sanıyodum daha da ağzıma sıçıldı gerçeklerle birebir yüzyüze gelinince.

nolur allahım arada bir şu kulunuda gör.ben de insan olarak mutluluğu hakediyorum.aşkı ,aynı anda sevmeyi sevilmeyi, kavuşabilmeyi.ben de güzel şeyler yazmak istiyorum buraya onu şu kadar şöyle seviyorum diye.nolur bunu yapabiliyim bi özel günümde de yanımda olsun o taptığım insan.her şeyimiz bir olsun.o ben olsun.ben o.biz olalım kısaca.biz..

17.7.09

daha ne kadar dayanırım acaba akıl sağlığımı kaybetmeden(!)









hayır cidden allahım bugün beni sınıyosun ben artık buna inanıyorum.ben acaba insanların arkasından ne kadar kötü konuşmuş ya da ne kadar büyük bi kötülük yapmış olabilirim ki şu olayların hepsi başıma geliyo.

dün beni aynı dersi aldığım sınıftan bi çocuk eklemiş facebooktan.kabul ettim.çocuğu bi kere gördüm o da sınıfta o derse pek gitmiyorum çünkü.her neyse çocuk benim tipim değil açıkçası ki ben dış görünüme öyle böyle önem vermiyorum.neyse dün gece bana 2 de mesaj facebooktan naber nasılsın bıdı bıdı.saçma sapan konuştuk ama muhabbeti de baydı.içimden dedim ki francesca öyle düşünme şimdi yüzyüze gelmediğiniz için düzgün konuşulcak bişey çıkmıyo.hayır ben mal arıyorum ya "and they lived happilly ever after " erkeğimi.malım harbi.gene iyi yöne çektim.ama yemin ediyorum dünkü konuşmalara geç cevaplar verdim.yani hoşuma gitmedi pek çocuk ama gene denicem bütün denemediklerime inat.buraya da yazmıyorum ki sihri kaçmasın.

işte neyse ben bugün mal gibi gene mesaj bekliyorum günün nasıl geçti falan.neyse beklettiğim ekleme talepleri vardı benim bi bakıyim dedim.onlardan biriyle bu ortak arkadaşımdı.dün bakmıştım çünkü.neyse baktım bu yok dedim heralde o da bunu sildi.saçma sapandı zaten diye geçiriyorum aklımdan saf saf.sonra arkadaş bi yazıyim de şu çocuğun resimlerine adam akıllı bakıyim dedim.bi baktım çocuk çıkmıyo.mesaj kutuma girdim bi baktım çocuğun profil açılmıyo.dedim heralde facebooku kapattı.benim sinirler tepeye çıktı.dedim facebooku kapatcaktın niye beni ekledin.hayır demek ki dedim o da dünkü muhabbeti sevmemiş ki gayet normal orda konuşan yeminlen kendi olduğum ben değil yani gerçek francescayla uzaktan yakından alakası yok.herneyse baya sinirlendim ben işte.

sonra şeytan dürttü resmen beni benim fake hesap var -hasta mısın kızım deme işe yarıyo- ordan bi bakıyim bu piç yoksa beni mi engelledi dedim ki aklıma gelen başıma geldi.yok böyle bişey.sanki ben ekledim seni anaa mala bak beni silmiş.üstüne de çakmıyim diye engellemiş.ben de anlamıycaktım vah çocuk facebookunu kapatmış diye üzülcektim.ki üzülmüyodum gene sinirleniyodum ama bu sinirimi daha da arttırdı yani.

insanlar harbi deli.akıllı bi kızım diyemiycem bunun bu piçliğini ortaya çıkartsam da.nerdeyse adam beni ayakta uyutcakmış ya.


vesselam-bu da nasıl bir kelimedir ya- facebook zararlı bişeymiş arkadaş.hayatımı açtım herife resmen her bi bokumu gördü.foto altlarında yazan yorumları da okuduysa zaten bütün hayatım gözler önünde.ama onun yaptığı teknolojinin nimetlerinden yararlanıp engellemek.engelle bakalım en azından dersin sınavında görüşcez senle ne yüzle suratıma bakcaksan.hoş sen bu yüzsüzlükle bakarsın ya neyse.

gözü kalanın gözü çıksın















yok yani bana cidden eğlenmek haram.zaten kös kös oturuyorum kaç gündür haftasonunun hayalini kura kura.ama o da bok oldu arkadaş.tabii öyle herkese anlatırsam olcağı bu.ne diyim gözü kalanın gözü çıksın.-işte çocuk çocuk şuraya yazıp rahatlıyorum.-

herneyse araba falan kiraladık hayvan gibi planlar havada uçuştu ordan oraya gideriz ordan oraya.bi günde mangal.ama planı görseniz mükemmel resmen.bugün noldu diğer arabası olan arkadaş kaza yapmış.diğer arabadakiler yatış.kaldım mı ben 2 sevgiliyle baş başa.allah bilir haftasonum nasıl geçicek artık düşünmek bile istemiyorum.zaten bu aralar hassasım bu yalnızlık olayında, aşkım naraları içinde gezinmek çok hoş olucak benim için.adamlar sevgilileriyle mi ilgilensinler benle mi yani.çok kötü oldu ya.artık kendi kendime koparım onlar birbirlerine sarılırıken falan.

allahım hiç mi sevmiyosun beni diye haykırmak geliyo içimden susuyorum.şu aralar hayatımda hiçbir şey mi yolunda gitmez.acaba ben nasıl büyük bi kötülük yaptım ki uzun zamandır beni içten hiç güldürmüyosun.neyse hayırlısı.-anne lafı-nasıl olcaksa bu durumun hayırlısı.

16.7.09

"and they lived happily ever after.."























ben şarkılarda kaybolan bi insanım.bazı sözler beni tabiri caizse hayvan gibi etkiler.sadece o sözü duymak için şarkı dinlemişliğim vardır mesela.galiba blogun adınıda o yüzden böyle koydum. -evet herkes bunu açıklamamı bekliyodu.-

burdan kimsenin haberi yok, olmasında içimdekileri buraya dökücem.ben her şeyimi öyle konuşarak paylaşabilen bi insan değilim, dışardan öyle görünmesem de.içime attıklarım biriktirdiklerim o kadar çok ki.e bende artık biriktirmiyim bünyeme zarar dedim ve başladım buraya yazmaya.

20 li yaşların başında insanlar genelde arkadaşlıklarını ve aşklarını düşünüp duruyolar.okuyosan bi de dersler gelecek falan.hele ki kızlar.ruh eşinin varlığına inanıp bi gün onun karşısına çıkcağını ve hayatlarının sonuna kadar mutlu yaşıycaklarını düşünüyolar."and they lived happily ever after..." sendromu =/

evet bazen ben de onlardan oluyorum ama bazen de dünyanın en umutsuzu insanı da kesilebiliyorum.çünkü ortalama güzellikte olan ben 1.5 senedir kimseyi bulamıyorum.belki de yeterince uğraşmadığımdan.ama o kadar kendime güvenim yok ki tek düşüncem iyi de ben bu çocuğu beğeniyorum da bu çocuk bana bakmaz ki..boşuna uğraşma francesca kendini boşuna üzme.hem üzüldüğünle kalsan iyi insanların gözünde ezik durumuna düşme.-evet ezik durumuna düşmek ya da düşmemek benim için o kadar önemli ki.bütün ilişkilerimde gurur her daim ön plandaydı.-platoniklerde bile.-ne kadar sevsem aşkından ölsemde bir çırpıda silebilirm insanları gurur için.iki ilişkimin sonunda da ihanete uğradım biri gene uzun sürdü diğerinin takılma süresi 1 ay çıkma süresi yok gibi çünkü şak diye aldatıldığımı öğrendim.ne kadar güzel değil mi.ikisi de çok yaraladı.hele ki platoniklerimden bahsetmiyorum.destan olur çünkü.
şimdi de onu arıyorum onu istiyorum.evet "and they lived happily ever after " erkeğimi.ama yok.ya çevremde değil ya çevremde ben körüm ya da öyle bişey yok , o sadece biz kızların uydurması.

ilk posttan uzun tutmak istemem ne de olsa yazacağım daha çok şey var.alakası yok yazımla ama gene de postu merhaba blog dünyası diyerek bitirmek istiyorum.